Bugünkü yolculuğumuz İzmir’in sıcak, sımsıcak ve insanı adeta kucaklayan topraklarına… İzmir başlı başına mutlaka gezilmesi, görülmesi ve keşfedilmesi gereken bir şehir. Ancak bugün daha küçük bir bölgesine İzmir’in Selçuk ilçesinde yer alan Şirince Köyü’ne odaklanacağız. Bu köyü bu kadar özel yapan ne mi? Elbette haklı bir soru bu. Dilerseniz bunun cevabını gelin birlikte öğrenelim. 

Şüphesiz Türkiye’nin tarihi yapısını korumayı başarmış, en estetik köylerinin başında geliyor Şirince Köyü. Bu şirin mi şirin topraklar, üzerinde yer alan yapıları ile birlikte uzaktan bakıldığında masalsı dünyaları anlatan bir filmin setinden fırlamış gibi görünüyor. Her şeyden önce henüz daha köye girmeden yeşilin ve mavinin birbirine bu kadar yumuşak tonlarlar, narince karışmayı başardığı bu köy sizi ilk görüşte etkiliyor diyebiliriz. Belki köyün isminin de bunda biraz olsun payı vardır. Köy bir film setinde olduğu gibi ilk bakışta gerçeklikten biraz uzak görünüyor ancak içlerine doğru birkaç adım atarak yerel halkın sıcak gülümsemesi ile canlı canlı karşılaştığınızda bu duygu yerini gerçek bir samimiyete bırakıyor. Oldukça güler yüzlü ve misafirperver insanlar olduklarından da bahsetmek gerek elbette bu noktada. Şirince Köyü’nde biraz gezinmeye başlayıp kalacak yer bulmayı düşünmeye başladığınız dikkatinizi bir şey çekiyor. Burada yer alan tarihi köy evleri -Önceden yerel halkın yaşadığı evler- zaman içerisinde butik otellere, konaklama tesislerine dönüşmüş. Buraya kadar gelmişken tatilinizi de böyle bir konaklama tesisinde geçirmek tatiliniz için unutması zor anılar oluşturabilir. Bölgede yer alan esnafların çoğuda son yıllarda Şirince Köyü’nün giderek popülerleşmesi sonucu dışarıdan köye gelen insanlardan oluşuyor. Şirince, kendine has doğal güzellikleri, mimarisi ve sıcakkanlı insanları ile Türkiye’nin en güzel köylerinden bir tanesi. 

Önceden beri yeşilin farklı tonları ile süslenmiş doğası nedeni ile turistik bir yer olan Şirince Köyü son zamanlarda iyice popüler hale gelmiş durumda. Bunun nedeni yakın zamanda maya takvimine göre kıyametin kopacağı ve Şirince Köyü’nün bundan sağ çıkacağı yönündeki hikayeler. Elbette haberin yayılması ile birlikte dünyanın farklı noktalarından köye olan ilgi de artmış durumda. Ege kıyılarında geçen tatilinizin yalnızca bir gününü Şirince Köyü için ayırmak yerinde olacaktır. Sabah güne enerji veren doğal bir köy kahvaltısı ile başladıktan sonra biraz huzur ve saf enerji için temiz havada egzersiz yapabilirsiniz. Günün öğleden sonra kalan kısmı ise bütün köyü gezerek doğanın misafirperverliğini kanıtlayan bol bol fotoğraf çekmek için yerinde olacaktır. Akşam saat 7- 8 gibi köyde hemen hemen her yer kapandığından hayat da bir nevi duruyor diyebiliriz. Bu nedenle köy gezinizi bu saat aralığında bitirip, Ege’nin farklı noktalarına doğru yelken açabilirsiniz. 

Ege’nin bu şirin mi şirin, güzel mi güzel köyüne seyahat etmek için İzmir – Aydın Otoyolu üzerinden Selçuk yönüne devam edip daha sonrasında Selçuk – İzmir Otoyoluna girip Şehit Er Yüksel Özülkü Caddesi üzerinden Şirince yoluna girmeniz gerekiyor. Selçuk – Şirince arası mesafe arabayla yaklaşık 7 km yani 12 dakika gibi bir süre içerisinde köye verebiliyorsunuz. İzmir – Şirince arası ise 87 km’lik bir yoldan oluşuyor bu mesafeyi de yaklaşık 1.5 saatlik bir yolculuk ile katedebiliyorsunuz. Eğer kendi aracınız ile gelmiyorsanız da endişe etmeyin. Selçuk’tan hareket edip Şirince üzerinden yoluna devam eden minibüs seferlerini kolaylıkla bulabiliyorsunuz. Sabahları yaklaşık 20 dakikada bir Selçuk – Şirince ve öğleden sonra akşam saatine kadar yaklaşık yarım saatte bir Selçuk – Şirince minibüsü bulmanız mümkün. 

Şirince hakkında küçük bir not eklemeden geçmeyelim. Bu şirin mi şirin, güzel mi güzel köyün ismi önceden “Çirkince” olarak anılıyormuş. İlk zamanlarda “Kırkınca” olan ismi zaman içerisinde değişime uğramış ve mübadele sonrasında “Çirkince” şeklini almış. Ancak köy sakinleri bu ismin bu güzel köyü hiç de iyi yansıtmadığını düşünmüş olsa gerek ki; Köyün adı “Şirince” olarak değiştirilmiş. 

Şirince’de Neler Yapılır?

Şaraplarını mutlaka deneyin! Köyü turizm noktası haline getiren özelliklerinden biri de kendine özgü hazırlanmış meyveli şarapları. Seyahati sırasında huzur için birkaç kadeh içmeyi seven çok sayıda gezginin köye gelerek şarap aldığını görebilirsiniz. Eğer tüketiyorsanız buraya kadar gelmişken güzelim şaraplarından denemeden olmaz. 

– Köyün sokaklarını turlayın. Bu küçük köyün tüm sokaklarını gezmek ve güzelliğini keşfetmek için yarım gün yeterli oluyor. Bu geziniz sırasında Hodri Meydan Kulesi’nden köy manzarasını görmeyi de unutmayın. 

– Aziz John Baptist Kilisesi’ni ziyaret edin. Evet, doğanın kollarına sığınarak huzur dolu dakikalar geçirmek güzel elbette. Ancak buraya kadar gelmişken bu tarihi kiliseyi görmeden geri dönmek de olmaz açıkçası. 

– Mücver şurubunu denemeyi unutmayın. Köyün kendine özgü yöresel lezzetlerinden biri olan bu şurup mutlaka denenmesi gereken tatlardan bir tanesi. 

+ Bonus: Ege’nin bu şirin köyüne vakit kaybetmeden ulaşım sağlamak için en uygun otobüs biletlerini NeredenNereye.com üzerinden online olarak satın alabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen adınızı buraya girin