Malumunuz takvimlerimiz artık kasım ayını gösteriyor. Binlerce yıllık kadim bir geçmişi bulunan Türklerin tarihlerinden kalma çok sayıda özel günü bulunuyor. Ancak kasım ayı içerisinde öyle bir tarih var ki; hem Türkler hem de Türkiye Cumhuriyeti için son derece büyük bir önem ihtiva ediyor. 10 Kasım Atatürk’ü anma günü ulusumuzun kaderine yön veren bu büyük önderi kaybetmemizin burukluğunu taşıyor olsa da bir yandan da böylesine bir insana sahip olmanın gururu ile şerefleniyor. Tarihler 10 Kasım’ı gösterirken hep birlikte Anıtkabir’e yolculuk ediyoruz.

Anıtkabir’e adım adım yürümeden önce yapının anısına inşa edildiği kişiyi,Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü biraz olsun tanımakta fayda var. Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu, Türk ulusunun atası, büyük önder, dünyayı kendine hayran bırakan bir savaş kahramanı, tüm dünyada saygı görmeyi başarmış bir devlet adamıydı.  Aynı zamanda yüzlerce yıllık bir imparatorluktan geriye kalan yıkık bir toplumu toplayıp, küllerinden yeniden doğmasını sağlayan bir devrimciydi Mustafa Kemal. Umutların tükendiği bir dönemde, pek çok insanın özgürlüğümüzden feragat etmeyi kurtuluş olarak gördüğü bir dönemde beraberinde getirdiği zaferler ulusunun küllerinden yeniden doğmasını sağladı. Mustafa Kemal, bir cesaret meş’alesi olarak yıkık, perişan bir milletin ışığı olmayı başardı ve bu ulusa yeniden bir bayrak, bir vatan ve bağımsızlık getirmeyi başardı. Bununla da kalmayıp yaralı bir milletin, Türk milletinin damarlarında akan güç ile hayata yeniden başlayan bir ülke, bir cumhuriyet kurmayı başardı. Elbette Atatürk gibi bir insanı anlatmak için böylesine kısa bir yazı yeterli olmayacak; Kitaplar, arşivler, belgeler dolusu bir seri gerekecektir. Bizler yalnızca Mustafa Kemal’in Türk Ulusu için önemini kısaca vurgulamaya çalıştık. Bu büyük insan, Ulu Önder ne yazık ki, tarihler 10 Kasım 1938’i gösterdiğinde yüreklerimizde kapanmayacak bir yara bırakarak bizlere veda etti. Bir milletin tüm sevgisi, saygısı, inancı ile topyekun gözyaşlarına boğulduğu tarihti 10 Kasım. Bugünün anısına atamızın naaşının bulunduğu Anıtkabir’e yürüyoruz.

Anıtkabir

Atatürk’ün aramızdan ayrılmadan önce “Beni milletim nereye isterse oraya gömersiniz, fakat benim hatıralarımın yaşayacağı yer Çankaya olacaktır, ” demişti. Atamızın aramızdan ayrılışı ile birlikte onu defnetmek için uygun bir yer arayışına girildi. Bir milletin kaderini bu denli değiştiren ve hatta baştan yazılmasına neden olan bir kişi için en iyisi yapılmalıydı. Kendisine en uygun yer için düşünülmeye başlandı ve sonrasında Çankayayı tam karşıdan gören Rasattepe, bugün bilinen ismi ile Anıttepe seçildi. Ancak Mustafa Kemal’e yakışan bir anıt yapabilmek için zamana ve çalışmaya ihtiyaç vardı. Bu nedenle Anıtkabir yapılmadan önce 1938 -1953 tarihleri arasında atamızın naaşı Etnografya Müzesinde kaldı. Anıtkabir için dünyanın farklı ülkelerinden pek çok farklı proje başvurusu yapılmıştı. Değerlendirmeler sonucunda geriye kalan 49 proje arasından Prof. Emin Onat – Doç. Orhan Ada’nın projeleri seçildi. Yapımı 9 yıl süren Anıtkabir yoğun çalışmalar sonucunda nihayet atamızın ebedi istirahati için hazır hale getirilmişti. Türk ulusunun Atatürk’e olan vefa borcunu ödemek adına Anıtkabir  her santiminde farklı anlamlar kazınarak yüksek bir azim ile inşa edildi.

Anıtkabir’in Bölümleri

Anıtkabir bir bütün olarak tasarlanmış olsa da içerisinde farklı anlamlar ihtiva eden bölümlerden oluşuyor diyebiliriz. Anıtkabir’e daha önce gitme fırsatı yakalayamayanlar için Anıtkabir yolculuğunuz sırasında göreceğiniz bölümlerden çok kısa şekilde bahsedelim. Anıtkabir’in girişinde sağında ve solunda olmak üzere iki farklı kule ile karşılaşıyorsunuz. Bunlardan sağda yer alanı İstiklal Kulesi solda yer alanı ise Hürriyet Kulesi. Kulelerin bulunduğu bölüme 26 basamaktan oluşan bir merdiven ile çıkış yapıyorsunuz. İstiklal Kulesinde yer alan eserlerde sembolik olarak kartala yer verilmiştir ki, bu Türk kültüründe özgürlüğün ve bağımsızlığın sembolü olarak görülmektedir. Burada yer alan kılıç tutan genç figürü ise özgürlüğün savunucusu olan Türk halkını temsil etmektedir. Ayrıca kulenin duvarlarında Atatürk’ün Türk milletine bıraktığı bağımsızlık ile ilgili fikirlerini belirtilen etkileyici sözleri yazılmıştır. Sol tarafta yer alan Hürriyet Kulesi içinde ise bir adet elinde kağıt tutan melek ve şaha kalkmış at figürleri bulunmaktadır. Melek, bağımsızlığın kutsallığını ve şaha kalkmış at ise özgürlüğü sembolize etmektedir. Gene aynı şekilde bu kulenin duvarlarında da Atatürk’ün hürriyet ile ilgili sözleri yer almaktadır. Anıtkabir ziyaretçilerini Atatürk’ün huzuruna çıkaran bölüm ise 226 metre uzunluğu Aslanlı Yol’dur.  Aslanlı yolun sonunda ise Mehmetçik Kulesi bulunur. Bu kulenin duvarlarında cepheye giden ve evinden ayrılan Mehmetçikler tasvir edilmiştir. Aslanlı Yolun bitiminde sol tarafta ise Müdafaa –i Hukuk Kulesi yer almaktadır. Kulede yer alan kabartmalarda Türk milletinin nasıl birlik olup zorluklara karşı mücadele verdiğini tasvir eden kabartmalar yer almaktadır. Zafer Kulesi tören alanın sol tarafında bulunan ve içerisinde Atatürk’ün naaşının taşındığı arabanın da bulunduğu alandır. İsmet İnönü Lahdi, Zafer Kulesi ve Barış Kulesi arasında bulunan bu alanda Atatürk’ün silah arkadaşı İsmet İnönü’nün sembolik lahdi bulunuyor. Tören alanın diğer yakasında bulunan Barış Kulesi içerisinde Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış,” ilkesini anlatan kabartmalar yer alıyor. Törenlerin yapıldığı 15.000 kapasiteli alan ise Tören Meydanı olarak geçiyor. Anıtkabir’in duvarlarında “Başkomutanlık Meydan Muharebesi Kabartması ve Sakarya Meydan Muharebesi Kabartması” yer almaktadır. Mezar Odası ise halka kapalı alan olup, Atatürk’ün naaşının bulunduğu bölümdür. Anıtkabir içerisinde bir de Atatürk’ün balmumu heykeli de dahil pek çok eseri görebileceğiniz Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi yer alıyor.

Anıtkabir’e bir yolculuk için en uygun fiyat Ankara uçak ve otobüs biletlerini NeredenNereye.com üzerinden satın alabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen adınızı buraya girin