Efendim, gezmek, bilmek, okumak gerçekten güzel şey. Yerimizde durmamak her seferinde farklı limanlara yelken açmak gerek. Bugün Türkiye’nin yeni gözdelerinden Maldivler’in rakibi olarak tanınan Salda Gölü’ne gidiyoruz. Sahip olduğu manzara ve bu manzarayı oluşturan ahenkli renklerle bezenmiş ortamı oluşturan doğası ile Salda Gölü, Burdur’un kesinlikle gezilip görülmesi gereken yerlerinden bir tanesi. Eğer, ülkenin güney kesimlerinde tatilde bulunuyorsanız, fırsattan istifade edip kaçırmamanız gereken güzergahlardan bir tanesi.
Salda Gölü, Burdur’un şirin mi şirin bir köyü içerisinde yer alıyor. Kendinizi yola kaptırdığınız anda bir anda şaşırmanıza neden oluyor bu masmavi gölün görüntüsü. Eğer daha önce buralardan hiç geçmemiş bir yolcu iseniz bir hayli şaşırmanıza neden olabilir. Sıralı dizilmiş yeşil ağaçların arasında gölün kenarında yer alan parlak, minik dalgaları görebiliyorsunuz. Uzaktan bakıldığında altın renkli küçük balıkların suyun yüzeyinde dans ediyormuşcasına bir görünüm çiziyor mavi gölün yansıması. Sanki bir çocuğun resim dersinde masumca çizdiği sıcacık köy manzarasına benziyor Salda Gölü ve çevresi. İlk bakışta elbette ki, gölün engin ve derin maviliklerini göremiyorsunuz. Uzaktan belli belirsiz bulanık bir köy manzarası yalnızca karşınıza çıkan. Yazın sıcak günlerinde gözlerinizde dalgalanan bu görüntünün peşine takıldığınızda ayaklarınız siz her adımı ile eşsiz doğallığın içerisine çekiyor. Gölün çevresinde kurulu irili ufaklı birkaç yapı var. Bunları gördüğünüzde burayı sizden başkalarının da keşfettiği hissi kaplıyor içinizi. Daha da yaklaştığınızda, peşi sıra dizilmiş ağaçlar ve hemen yanlarına açılmış küçük tarım alanları dikkatinizi çekiyor. İnsan eli değmeden oluşmuş doğal patika sizi göle getirecek harika bir yol sunuyor. Artık ufukta kaybolan maviliklere çok daha yakınsınız. Baktığınızda kamp kuranları görmeniz bir hayli muhtemel. Böyle bir görüntü ile karşılaştığınızda hemen sizde de kamp kurma isteği beliriyor. Bunun gerçekleştirebilme imkanınız varsa ne güzel. Ancak yoksa da saatlerinizi bu harika manzara karşısında geçirebilirsiniz. Göl çevresinde en azından bir piknik yapmak iç huzurunuzu yakalamanızda bir hayli etkili olacaktır.
Salda Gölü’ne bakıp engin mavisinde kaybolduğunuz da buraya gelmek ile ne kadar da yerinde bir karar verdiğinizi daha iyi anlıyorsunuz. Göl, 184 metreye varan derinliği ile Türkiye’nin en derin göllerinden bir tanesi. Çevresindeki Karaçam ve meşe ormanlarının tazecik yeşili özellikle doğanın cıvıldadığı yaz mevsiminde gölün mavisi ile birleştiğinde kesinlikle orada olmalısınız. Bu harika alanın sit alanı içerisinde korunduğu bilmek insanı rahatlatıyor açıkçası. Özellikle son dönem içerisinde popüler hale gelen Salda Gölü ve çevresinde Temmuz, Ağustos aylarında renkli ve eğlenceli gençlik festivalleri düzenleniyor. Her sene yaptığınızdan farklı bir tatil geçirmek istiyorsanız yılın bu döneminde kısa bir süre ayırıp buraya uğramanızı tavsiye ederiz. Eğer tatilinizi huzurlu bir ortamda geçirmek istiyorsanız da festival dönemleri haricinde gelerek harika bir kamp etkinliği düzenleyebilirsiniz.
Türkiye’nin mavi cenneti, Maldivler’in rakibi Salda Gölü’ne zaman kaybetmeden gitmek için yolculuğa NeredenNereye.com üzerinden alacağınız en uygun otobüs bileti ile başlayabilirsiniz.
“Yaşa, seyahat et, maceraya atıl, şükret ve asla pişman olma.”
-Jack Kerouac
