Sinop, doğal liman olması nedeni ile Karadeniz bölgesinin en değerli illerinden bir tanesi. Doğal bir limanı olması nedeni ile şehir tarih boyuca farklı medeniyetlerin ticaret merkezi olarak kullanılmış. Karadeniz ikliminin neticesinde şekillenen doğal güzelliklerinin yanı sıra tarihi kalıntıları ile de insanlara gezilecek ve görülecek yer sunan bir şehir Sinop. Özellikle baharda başlayan ve yaz mevsiminde devam eden bir Karadeniz turu planlıyorsanız rotanıza eklemelisiniz bu şehri.
Sinop’un nüfusu oldukça düşük alsında. Nüfus dağılımı ise şehrin merkezinde yoğun şekilde toplanmış. İçerisinde yer alan pek çok köy ve kasabada çok sayıda insan ikamet ediyor artık. Ancak şehrin her yerinde bir misafir olarak son derece iyi ağırlanacağınızdan emin olabilirsiniz. Evet, belki bazı noktalarında yolunuza devam edecek toplu taşıma araçları bulmakta bile zorlanabilirsiniz ancak misafirperver halkı nedeni ile günlerce tanrı misafiri olarak konaklayabilirsiniz de. Karadeniz’in diğer bölgelerinde olduğu gibi yemyeşil dağlar, habitatlar, piknik alanları, tatlı su kaynakları mevcut şehir içerisinde. Hatta yerel halkın dilinden düşürmediği efsaneler ile merak uyandıran onlarca noktası da mevcut. Karadeniz’i tüm açıklığı ile izleyebileceğiniz bu şehirde özellikle kıyı şeridi yaz aylarında mutlaka ziyaret edilmeli.
Geçmişinden bu yana Sinop halkı tarım ve hayvancılık faaliyetleri ile geçimini sağlamış bu durum günümüzde de değişmiş değil. Şehir nüfusunun büyük bir kısmı, böylesine güzel toprakları iş imkanlarının yetersiz olmasından dolayı ter ediyor. Bunun neticesinde ise kalabalıktan eserin bulunmadığı, doğaya terk edilmiş sessiz ve huzurlu bir şehir çıkıyor ortaya. Geniş kayalıkları, insanı korkutan bir gürültü ile akan Kızılırmak, el değmemiş ormanları ile Sinop’un aynı zamanda hepimizin bir şekilde adını duyduğu Amazonlara ev sahipliği yaptığını da eklemeden geçmeyelim. Şehrin ismi de Eski Yunan’da geçen mitolojik bir hikaye’den geliyor. Efsaneye göre Zeus, Sinope isminde genç ve güzel bir kıza aşık oluyor ve daha sonrasında bu güzel kızı bugünkü Sinop’un bulunduğu topraklara bırakıyor. Böylece de Karadeniz’in bu güzel şehrinin adını konulmuş oluyor. Tabi bir de tarihin en ünlü filozoflarından biri olan Diyojen’in bu şehirde yaşamış olduğunu ekleyelim. Anlatılanlara göre Diyojen pek çok yerde duyup okuduğumuz, “Gölge etme başka ihsan istemem,” sözünü Büyük İskender’e karşı burada söylüyor.
Sinop’u ziyaret etmek isteyenler için belirtmek gerek ki şehir tam olarak Karadeniz ikliminin özelliklerini yansıtıyor. Bu nedenle gezinizin amacına göre yılın farklı dönemlerini tercih edebilirsiniz. Ancak özellikle fazla yağışlı havaya alışık olmayanların yaz mevsiminde Sinop’a gitmelerine tavsiye ederim. Doğa yürüyüşü yapmak için çıktığınız bir gezide sonbaharda yakalandığını bir yağmur size oldukça zorlu saatler geçirebilir. Uzun süren yağışlar, taşan ırmaklar, kat etmesi zor engebeli araziler alışık olmayanlar için gerçekten zorlayıcı olabiliyor.
Sinop’ta Gezilecek Yerler
Karadeniz’in uç noktası, Türkiye’nin sayılı doğal limanlarından biri olan Sinop’u ziyaret ettiğinizde elbette ki şehrin görülmeye değer noktalarını gezmek isteyeceksiniz. Tatil rotasını Karadeniz üzerinden çizerek, Sinop’a gitmeyi planlayanlar için Sinop’un gezilecek yerlerini kısaca listeledik.
Etnografya Müzesi
Karadeniz’in bu ilinde, Baroka ve Rokoko tarzında inşa edilen bir konak ile karşılaşıyorsunuz. 18. Yüzyılda yapılan bu konak 1979 yılında yeniden yapılanma sürecine sokulmuş ve 2001 yılında müze olarak kamu hizmetine sunulmuştur. 3 TL gibi makul bir fiyat ödeyerek girebilceğiniz bu müze özellikle Osmanlı dönemine dair merakı bulunanların ziyaret etmesi gereken yerlerden bir tanesidir.
Sinop Kalesi
M.Ö 7. Yüzyıl dolaylarında göçmenler tarafından yapıldığı tahmin ediliyor. 25 metre yüksekliği bu kale, doğal bir liman olan Sinop’un özellikle denizden gelen tehlikelere karşı korunması için inşa edilmiş. Zaman içerisinde Sinop’ta hüküm süren farklı medeniyetler tarafından onarım sürecine alınan Sinop Kalesi, UNESCO Dünya Mirası listesine girmeyi başarmıştır. Seyahatiniz sırasında bu kaleyi ziyaret etmek istiyorsanız şehrin en güzel manzaralarından birine sahip olduğunu hatırlatmakta da fayda var.
Sinop Tarihi Cezaevi
Sinop tarihi cezaevi ülkenin yakın dönem siyasi tarihi açısından önemli kişileri de ağırlamış bir hapishane. Burayı Sinop’un önemli noktalarından biri haline getiren yalnızca tarihi bir cezaevi olması değil. Aynı zamanda eski dönemlerde yapılmış bir kale olması nedeni ile bir tarihi eser. Bir çoğumuzun severek dinlediği Aldıram Gönül şarkısı da Sinop cezaevinde sürgün de olduğu yıllarda Sabahattin Ali tarafından yazılmış.
Balatlar Kilisesi
M.S 660’lı yıllarda Bizanslılar tarafından yapılan bu yer yedinci yüzyıldan sonra kilise olarak kullanılmaya başlanmıştır. Kilisenin kalıntılarında yapılan çalışmalar sonucunda burada Hz. İsa’ya ait sandık ve hac gibi eserler bulunmasının sonucunda kilisenin önemi daha da artmıştır. Zaman içerisinde tahribata uğrayan bu kilise Sinop üzerinden hüküm süren medeniyetler tarafından yeniden yapılmıştır.
Hamsilos Koyu
Karadeniz söz konusu olduğunda doğal güzelliklerden bahsetmeden olmaz. Yeşilin ve mavinin en güzel ahenk noktalarından biri olan bu koy aynı zamanda coğrafi oluşum aşaması incelendiğinde dünya genelinde de sayılı göllerden bir tanesi. Sinop seyahatiniz sırasında huzura sığınmak için harika bir fırsatınız olacak.
En yakın zamanda Sinop’a bir seyahat düzenlemek için yolculuğunuza NeredenNereye.com üzerinden en uygun otobüs biletlerini satın alarak başlayabilirsiniz.
