Yaz aylarının yaklaşması ile birlikte ülkemizin güney kesimleri son derece hareketli hale gelmeye başlıyor. Yaz turizmi söz konusu olduğunda Antalya şüphesiz göze çarpan ilk duraklardan bir tanesi oluyor. Antalya’nın 150 km batısında yer alan Kaş ile Fenike ilçeleri arasında bulunan Demre’de Türkiye’nin güneyinde en güzel tatil noktalarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Yaz turizmi ile son derece elverişli bir coğrafya olan Demre yeşilin ve mavinin farklı tonlarını oldukça rahat şekilde gözlemleyebileceğiniz enfes bir nokta. Ayrıca tarihi Likya uygarlığının günümüze taşınan mirasını ziyaretçilerine açması ile de ünlü.

Demre’nin merkezinde konumlanmış olan Myra Antik Kenti, binlerce yıl öncesinde kurulmuş olan Likya Birliği’nin en önemli kentlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Tüm dünyanın yakından tanıdığı Noel Baba’nın da bu topraklarda yaşamış olduğunu belirtmek gerek. Bölgede piskoposluk yapmış olan Aziz Nicholaos, bugün tüm dünyanın tanımış olduğu önemli bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Bu önemli figürün gömüldüğü kilise, Hristiyanlık âlemi için hac merkezi olarak kabul ediliyor. Ayrıca aynı bölgede yer alan Üçağız, Kaleköy ve Kekova da hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile son derece dikkat çekiyor.

Ulaşımın diğer alanlara nazaran biraz daha zor olmasından dolayı Demre diğer noktalara göre daha az ziyaretçi ağırlıyor diyebiliriz. Ancak bu durum sakinlik ve huzur arayan turistler için bölgeyi daha da çekici hale getiriyor. Elbette fazlası ile turist akınına uğramadığı için Demre diğer turizm noktalarına göre bir nebze daha uygun fiyatlara sahip.

Demre merkezi tarım alanları için ayrılmış durumda. Bu nedenle turizm açısından çok cazip gelmiyor ama bölgenin Akdeniz kıyıları bu açıdan son derece verimli. Tarımsal üretim seracılık merkezlerinden biri olan Demre’de çok sayıda sera görmeniz mümkün. Elbette bir Akdeniz kasabası için ilk merak edilen noktaların başında plajlar geliyor. Demre’de yer alan Taşdibi ve Kömürlük plajları deniz keyfi yapmak için son derece ideal. Ayrıca Sülüklü plajı da deniz keyfi için son derece ideal.

Bölgede yer alan Kaleköy, bir zamanlar Türkiye’nin yalnızca tekneler ile ulaşım sağlanabilen köylerinden bir tanesiydi. Bugün bölgede yer alan limana bağlanmış onlarca tekne görebiliyorsunuz.

Demre Gezilecek Yerler

Demre’yi keşfetmek için 2 gün ideal bir süre olarak görülüyor. Myra Antik Kenti, Noel Baba Kilisesi, Andriake Antik Kenti ve Likya Uygarlıklar Müzesi gibi bölümleri Demre’yi dikkat çekici hale getiriyor. Üçağız, Kekova Adası, Batıkkent ve şahane koyları gezip görüyorsunuz. Yaz turizmi söz konusu olduğunda deniz keyfi olmadan olmaz elbette. Demre bunun için son derece uygun noktalardan bir tanesi. Demre aynı zamanda Türkiye’nin şifalı su kaynaklarına sahip noktalarından bir tanesi. Demre merkezli olarak başladığınız ve Fethiye’de sonlandırabileceğiniz Mavi Turlar mutlaka görmeniz gereken harika noktaları görme imkânı sunuyor.

Myra Antik Kenti

Likçe “Yüce Ana Tanrıça’nın Yeri” anlamına gelen “Myrrh” kelime kökeninden günümüz diline geçiyor. Önceleri dağ yamaçlarına kurulmuş olan kent zamanla Demre Çayı’nın etrafından konumlanarak genişlemiş. Demre Çayı’nın eski adı da Myros olarak biliniyor. Ziyaretçilerin karşısına çıkan Myra üzerine kurulmuş Demre için araştırmacılar gerekli çalışmalar yapılırsa oldukça sağlam bir antik birikim ile karşılaşılacağını düşünüyor. Hatta öyle ki, Pompeii’den daha sağlam bir antik kent ile karşılaşabileceğimizi söylüyor. Myra Antik Kenti içerisinde ziyaretçileri ilk olarak enfes kaya anıt mezarları karşılıyor. Antik Kentin Greko-Romen tarzında tasarlanmış olan 10 bin seyirci kapasiteli Antik tiyatrosu günümüze kadar son derece iyi şekilde korunmuş bu nedenle şüphesiz kentin en dikkat çekici noktalarından biri olarak karşımıza çıkıyor.

Noel Baba Kilisesi

St. Nicholas Kilisesi (Noel Baba Müzesi), hepimizin bildiği bir figür haline gelmiş olan Noel Baba’nın yattığı yer olarak biliniyor. Myra’da uzun süre piskoposluk yapmış olan Aziz Nicholas, Ortodoks Hristiyanlar için oldukça büyük bir öneme sahip. Tarihi kaynaklara göre Aziz Nicholas’ın kemikleri Haçlı seferleri sırasında tüccarlar tarafından çalınarak İtalya’ya getirilmiş ve burada Aziz Nicholas adına yapılan bazilika içerisine gömülmüş. Kilisenin güney kısmında yer alan mezar odasında, Aziz Nikolaus’un yaşamını anlatan 16 sahne ve 4 bayram sahnesi görülebiliyor. Ortodoks Hristiyanlar her yıl Noel Baba’nın ölüm tarihi olan 6 Aralık’ta kendisini burada anıyor.

Andriake Antik Kenti ve Likya Uygarlıkları Müzesi

Andriake Antik Kenti, dönem içerisinde Myra Antik Kenti’nin limanı olarak kullanılmış. Demre merkezine 5 km’lik bir mesafede yer alan liman görsel açıdan son derece iyi duruyor. Antik Kent, Myros Çayı’nın denize ulaştığı bölgede iç limanın kuzey ve güney kesimine konumlanmış. Kent üzerinde son yıllarda yapılan çalışmalarda bölgenin büyük bir kısmında oldukça değerli eserler gün yüzüne çıkarıldı. Özellikle sarnıç bölgesi oldukça etkileyici bir hava sunuyor. Kent üzerinde yapılan çalışmalar ile birlikte eski şehir merkezinde yer alan hamam, kilise, işlikler gibi yapıları rahatlıkla görebiliyorsunuz.

Likya Uygarlıkları Müzesi de gene antik kent içerisinde bulunuyor. Şehrin canlı olduğu zamanlarda tahıl ambarı olarak kullanılan “Granarium” isimli yapı, restorasyonla eski görkemine kavuşturularak müze binası şekline döndürülmüş. Akdeniz tarihinin önemli uygarlıklarından Likya’nın zengin tarihini yapılan çalışmalar sayesinde izleme fırsatı yakalıyorsunuz.

Burguç Şifalı Soğuk Su

Girişin ücretsiz olduğu Burguç Şifalı Soğuk Su alanı halk arasında “Kokar su” olarak da biliniyor. Su kaynaklarında bulunan kükürt nedeniyle bölgenin garip bir kokusu var. Bu koku sizleri rahatsız etmesin kesinlikle görülmeye değer bir alan. Bildiğiniz gibi kükürtlü su kaynakları oldukça uzun zamandır insanlar tarafından şifa kaynağı olarak görülüyor. Bu nedenle eski dönemden bu yana insanlar sabahları gidip şifalı su kaynaklarından içiyorlar. Suyun romatizmal ve deri hastalıklarına iyi geldiği düşünülüyor. Mineralli suyun ortalama sıcaklığı 16,5 derece olarak saptanmış aynı zamanda hemen yanı başında bir kil havuzu yer alıyor.

Çayağazı

Burguç suyundan sonra yolu takip ederek ulaşabileceğiniz Çayağazı Demre merkeze yaklaşık 5 km uzaklıkta bulunuyor. Çayağzı’na ilk girdiğinizde gördüğünüz başlıca şey demirlenmiş tekneler olacak. Limana yaklaşık 60 kadar tekne demirleniyor. Günübirlik Kekova Tur ve Mavi Tur tekneleri buradan kalkıyor. Kekova tekne turlarının sabah 10.20 gibi seferlerine başladığını görebilirsiniz. Tur seferleri akşam 17.30 gibi geri dönmüş oluyor bu zaman aralığında dilerseniz bu turlar ile Kekova’nın mükemmel doğal güzelliklerini keşfedebilirsiniz.

Demre’de harika bir tatil geçirmek için Türkiye’nin her yerinden en uygun Demre otobüs biletlerini NeredenNereye.com üzerinden satın alabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen adınızı buraya girin