İstanbul böyledir. “Yaşanmaz burada” der çeker gidersin; üç gün geçmeden özlersin.
İstanbul… Kelimelerin anlatmaya yetmediği şehir. Binlerce yıllık tarihi ve doğa ananın verdiği hediyeler ile bir ahenk yaratmış binlerce manzarası ile medeniyetlerin beşiği olan şehir. İstanbul, Türkiye’nin nüfus yoğunluğu, ekonomik etkinlik, gelişmişlik bakımından en önde gelen şehri. Günümüzde on beş milyonun üzerinde olan nüfusu ile tam bir metropol. Asya ve Avrupa kıtalarını bir köprü gibi birbirine bağlayan bu şehir tarihin hemen hemen her döneminde dünyanın en önemli şehirlerden bir tanesi olmuş. Şehri ikiye bölen boğazı, yedi tepe üzerine kurulmuş yerleşim merkezleri, Roma, Bizans, Osmanlı gibi medeniyetlerin merkezi olmuş yerleşim yerleri ile dünyada bir eşi benzeri daha yok.
İstanbul öylesine bir şehir ki, bir görenin aklında kolay kolay çıkması mümkün olmuyor. Tarihte ilhamını bu şehirden alan birçok yazara rastlamak mümkün. Yazdığı polisiye romanları nefesimizi tutarak okuduğumuz Agatha Criste, hayata dair yaptığı çıkarımlar ile hepimizi derinden etkileyen Ernst Haminqway ve şiirleri ile kalbimize dokunmayı başarmış olan Pierre Loti İstanbul’un engin ilhamından faydalanan ünlü isimlerden birkaçı. Köklü geçmişinde döneminin en güçlü medeniyetlerine ev sahipliği yapan şehir insanlığın mimarlığının yapıldığı dönemlere tanıklık ettiği için birçok ilki de yaşamıştır.
İstanbul, 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti seçilmiştir. Bunun en büyük nedeni günümüzde bünyesinde farklı medeniyetlere ait onlarca eserin bulunmasıdır. Hristiyan dünyasının en önemli yapılarından biri olan Ayasofya’ya ev sahipliği yaparken yalnızca birkaç metre uzaklığında İslam mimarsinin nadide örneklerinden olan Sultanahmet Camii gibi bir şaheseri barındırır. Üç büyük medeniyetin en gözde yapılanmalarını yalnızca bir meydanını ziyaret ederek görebilmek mümkündür. Avrupa Yakası ve Anadolu Yakası olarak ikiye ayrılan şehir içerisinde her iki yakada da birbirinden değerli tarihi, kültürel, doğal mirasları görebilmek mümkündür. Bunların yanı sıra gelişmiş bir şehir yapısına sahip olan İstanbul’da modern ve donanımlı alışveriş merkezleri, iş merkezleri ve eğlence mekanlarını rahatlıkla bulabilirsiniz. Şehrin en yoğun bölgelerinden biri olan İstiklal caddesi üzerinde ülkede yer alan seçkin markaların mağazalarında alışveriş yaparken aynı zamanda tarihi dokusu ve kendine özgü kozmopolit kalabalığı içinde kaybolabilirsiniz.
İçerikteki Konular
İstanbul’a Ulaşım?
İstanbul’un Türkiye’nin birçok açıdan en gelişmiş şehri olduğundan bahsettik. Uluslararası üne sahip bu şehirde ulaşım son derece kolaydır. Evet trafik İstanbulda can sıkan bir durum ancak ulaşım bakımından da en gelişmiş şehrimiz. İsterseniz uçakla isterseniz otobüs aracılığı ile rahatlıkla seyahat edebilirsiniz. Deniz yolu ve Tren’de alternatif ulaşım araçları elbette. İstanbul’da yılın her döneminde ulaşım imkanlarından faydalanmanız son derece kolaydır.
İstanbul’a hava yolu ile gelmek isteyenler için 2 havalimanı hizmet veriyor. 3. Havalimanı ise henüz yapım aşamasında. Hizmete açık havalimanlarından biri Atatürk Havalimanı (Avrupa Yakasında), diğeri ise Sabiha Gökçen Havalimanı (Anadolu yakasında). İstanbul Uçak Bileti alırken bu ayrıntıya dikkat etmelisiniz. Geliş amacınıza göre hangi havalimanına inmek istediğinizi uçak bileti alırken seçmelisiniz. Uçak biletinizi NeredenNereye.com üzerinden almanız halinde bu detayları ve tüm fiyatları aynı anda görebilirsiniz.
Karayolu ile gelmek isteyenler için ise 2 adet büyük otogar var. Yine biri Anadolu biri Avrupa yakasında. Harem ve Esenler Otogarı. Bunlar dışında otobüs firmalarının kendilerine ait kalkış noktaları da bulunuyor. Bu noktalardan, otogarlardan yada tabiiki en kolay ve güvenilir yol olan NeredenNereye.com üzerinden İstanbul otobüs bileti satın alabilirsiniz.
İstanbul’a zaman kaybetmeden en kısa yoldan gitmek için NeredenNereye.com ‘u kullanabilirsiniz. NeredenNereye.com en kısa sürede en uygun uçak yada otobüs biletlerini bulmanıza olanak sağlar.
İstanbul’da Gezilecek Yerler
Söz konusu şehir İstanbul gibi bir metropol olduğunda gezilecek görülecek yerlerin sayısı oldukça fazla olmaktadır. Daha öncede belirttiğimiz gibi İstanbul’un yalnızca tarihi yarımadasında yürümeniz bile onlarca farklı esere tanıklık etmeniz için yeterli olacaktır. Ancak İstanbul’un hemen hemen her köşesi bu eserlerle kaplıdır denilebilir.
Ayasofya
İsmi ilahi bilgelik anlamını taşıyan bu yapı Konstantin döneminde inşa edilmiştir. Günümüzde bir müze olarak kullanıma açık olan bu yer, dünya mimari tarihinin şaheserlerinden biri olarak kabul edilmektedir. İçerisinde yer alan ve özellikle hristiyanlığın sembollerini kapsayan mozaikler eşsiz yapıdadır. Geçmişinde depremler ve yangınlar atlatan Ayasofya yeninden inşa edilerek günümüze ulaşması sağlanmıştır.
Sultanahmet Camii
Sultan III. Ahmed tarafından Ayasofya’nın tam karşısına inşa edilen bu camii İslam mimarisinin en güzel örneklerinden birini sergilemektedir. Geniş, renkli camları, devasa avlusu ve minareleri ile görenleri etkilemeyi başarmaktadır. Caminin yükseltisinin Ayosofya’dan fazla olması için hükümdarın emri ile tabanı doldurulmuştur. Özellikle iç mimarisinde kullanılan İznik çinileri oldukça dikkat çekicidir.
Kapalı Çarşı
İstanbul’un en eski alışveriş merkezi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Her yıl binlerce turisti ağırlayan kapalı bir alışveriş merkezidir. Turizm etkinliklerinin zirvede olduğu yıllarda milyonlarca yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırladığı biliniyor. Buradan çıkıp Osmanlı’nın en ünlü semtlerinden biri olan Eminönü tarafına ilerlediğinizde tarihi Mısır Çarşısını da görebiliyorsunuz.
Galata Kulesi
Galata Kulesi, İstanbul’un sembolü haline gelmiş yapılardan bir tanesidir. Yapıldığı tarihten günümüze deniz feneri, hapishane gibi farklı amaçlarla kullanılan bir yapıdır. Günümüzde Galata Kulesi’ni bir ziyaretçi olarak gezebilirsiniz. Belirli bir giriş ücreti ödeyerek kulenin terasına çıkabilir ve İstanbul’un sahip olduğu güzel manzaralardan bir tanesini yakalayabilirsiniz.
Yazımızın başında da belirtmiş olduğum üzere İstanbul kelimenin tam anlamı ile eşsiz bir şehir ve böylesine güzel bir şehir tarihi boyunca her zaman insanların gözdesi olmuş. Bu nedenle gezilecek ve görülecek yerlerini tamamen yazmak, anlatmak mümkün değil gibi. Burada kısacık belirttiğimiz eserlerin, yapıların yanı sıra, “Yerebatan Sarnıcı, Topkapı Sarayı, Süleymaniye Camii, Çamlıca Tepesi, İstiklal Caddesi,” ve daha birçok yeri gezip görebilirsiniz. İstanbul’a ilk kez gelecekler ve tatilini burada geçirecekler şehirde kalmak için bir günden daha fazla zamana ihtiyaç duyacaktır.
İstanbul’da Ne Yenir?
Türk mutfağı Avrupa’nın ve dünyanın en zengin mutfaklarından bir tanesidir. İçerisinde çorbadan, tatlıya, etli yemeklere her türden bin bir çeşit yemek bulabilirsiniz. İstanbul ise nüfus yoğunluğu bakımından Türkiye’nin en kozmopolit yapısına sahip şehirdir. Hizmet sektörünün son derece geliştiği bu şehirde Türk mutfağının istediğiniz her lezzetini bulabilirsiniz. Eminönü’nde en kaliteli Türk kahvesinden bir fincan yudumlarken farklı semtlerdeki restoranlarda ülkenin dört bir yanında rüşdünü ispatlamış lezzetlerin tadına bakabilirsiniz. Sultanahmet meydanı gibi yılda binlerce ziyaretçiyi ağırlayan bölgelerde kaliteli hizmet alarak Türk mutfağının seçkin lezzetlerini tüketebileceğiniz sayısız restoranı bulabilirsiniz.
Değerli bilgileriniz için teşekkürler açıklayıcı bir yazı olmuş.