“Taht oyunları oynarken ya kazanırsın yada ölürsün.” –Carsei Lennister-
Efendim bugün çok özel ve çok güzel olmasını beklediğimiz bir yazı ile karşınızdayız. Game of Thrones ismini vermemiz bile hayranlarının kalp atışlarının yükselmesi için yeterli olacaktır. Kendi neslimizce bir efsane olduğu çoktan kabul edilen Game of Thrones bu yıl yedinci sezonunu yayınlıyor. Başladığı ilk günden bu yana –zaman zaman sinir harbi yaşamamı sağlayan spoilerlar yemiş olsam da- ilgi ile izlediğim dizilerden bir tanesi. Dizinin senaryosu hepimizin bildiği üzere, George R.R Martin’in “Ice and Fire” kitap serisinden uyarlanıyor ve yukarıda yazmış olduğumuz, Cersei Lennister’ın repliğinden ise bugünkü ismini alıyor. Daha ilk sezonunda milyonlarca kişilik bir hayran kitlesi yakalayan dizi yedinci sezon ile birlikte finaline doğru ilerlerken hem heyecanını hem de izleyici sayısını katlamış durumda. Benim tavsiyem dizinin yanında bu büyülü dünyayı yakından tanımak için kitaplarını da okumanız yönünde. Böylece hikayenin etkileyiciliğini arttıran o fantastik dokuyu çok daha derinden hissedebilirsiniz. Bu yazımızda Game of Thrones dünyasının en görkemli ve en dikkat çekici topraklarından biri olan Westeros’a gidiyoruz. Evet, yanlış duymadınız bavulunuzu toplayarak yapacağınız bir yolculukla Westeros’a yani gerçek dünyadaki karşılığı olan Dubrovnik’e gidebilirsiniz.
İçerikteki Konular
Westeros’un tahtına çıkmaya hazır mısınız?
Tüm dünyanın diziden bildiği adı ile Westeros, gerçekte ise Dubrovnik, Hırvatistan’ın güneyinde Adriyatik Denizi’nin kenarına bütün ihtişamı ile kurulmuş, görenlerin dimağlarında serin bir dalga etkisi yaratacak gerçekten mükemmel bir şehir. Şehri tanıtmadan önce kötü bir haberi de belirtmek gerek… 2013 yılına kadar Dubrovnik Türk ziyaretçiler için vizesiz alım yapıyordu. Ne yazık ki bu tarihten sonra vize istenmeye başladı. Bu durumun Türk ziyaretçileri engellediğini düşünmek ise hata olur, yıl içerisinde pek çok Türk Westeros’un denizini aşıp topraklarına ayak basıyor.
Dubrovnik’i ilk görüşünüzde şunu fark ediyorsunuz. Burası sanki filmlerde izlemeye, hikayelerde duymaya alıştığımız mitolojik öykülerdan fırlamış gibi. Şehrin sokaklarını acele etmeden yavaş yavaş gezerseniz ne demek istenildiğini daha iyi anlayabilirsiniz. Sanki her köşe başında denizler tanrısı Poseidon’un kusursuz fizikli heykeli sizi bekliyormuş hissine kapılabiliyorsunuz. Adriyatik denizinin ufukta kaybolan dalgalarını Westeros’un Yani Dubrovnik’in dik yamaçlarından izlemek kendinizi dizideki karakterlerden biri ile özdeşleştirmenize neden olabilir. Şehrin kıyı şeridinin ve iç bölgelerinin ayrı ayrı güzelliklere ev sahipliği yaptığını belirtmekte de fayda var.
Game of Thrones dünyasında burada yer alan restoranları görmek pek mümkün olmasa da endişeye kapılmayın. Kıyı şeridi boyunca sıcak, samimi havaları ile şehrin kalıplarına ayak uydurmuş oldukça şirin kıyı restoranları olduğunu söylemek gerek. Deniz mahsulleri ile aranız iyiyse kendinize kelimenin tam anlamı ile bir ziyafet çekebiliyorsunuz. Ayrıca burada kaldığınız zaman boyunca denize de rahatlıkla girebileceğinizi unutmayın. Tatil planlarınız içerisinde bu fantastik dünya yer alıyorsa ve aynı zamanda denizin tadını çıkaracağınız bir tatil istiyorsanız Westeros topraklarına sıcak mevsimlerde gelmeniz tavsiye edilir.
Westeros’un Toprakları UNESCO tarafından korunuyor….
Diziyi izleyenler birbirini korumasını altına alan ailelere, klanlara, krallıklara fazlası ile hakimdir. Bilirsiniz taht oyunlarında dünya fazlası ile tehlikelidir ve gerekli müttefiklik ilişkilerini kuramamışsanız yok olmanız kaçınılmazdır. Dubrovnik’in eşsiz güzelliği için de dünyada bir koruma mevcut. Şehir, 1979 yılı içerisinde UNESCO tarafından koruma altına alınmış iyi ki de alınmış diyelim. Dünyada eşine çok az rastlanabilecek böyle bir şehrin kesinlikle gelecek nesillere miras kalması taraftarıyım. Şehrin yaşadığı siyasi tarihin geçmişine baktığınızda bu kararın ne kadar da yerinde olduğunu anlıyorsunuz. Dubrovnik insanlığın çekişmeleri arasında harap edilmiş şehirlerden bir tanesi. Ancak 1990 ve 2000’li yıllar arasında yapılan restorasyon çalışmaları neticesinde günümüzdeki haline getirilmiş.
Dubrovnik her ne kadar geçmişinde de doğal güzellikleri ve görkemli yapıları nedeni ile turist çekiyor olsa da şehri asıl ünlü hale getiren ve yıl içerisinde akın akın turistlerin gelmesini sağlayan Game of Thrones dizisi diyebiliriz. Dizi içerisinde “Kings Landing” olarak anılan mekan çekimlerinin bu şehirde yapılmış olması bütün dünyanın ilgisini bir anda Dubrovnik üzerine çekmeyi başarmış. Zaten şehirde seyahat planı yaparken, klasik Dubrovnik turlarının değilde Game of Thrones turlarının çok daha fazla rağbet gördüğünü fark ettiğinizde durumu anlıyorsunuz.
Dubrovnik’i ziyaret ettiğinizde, hiçbir şekilde gezmek ve eğlenmek açısından sorun yaşamıyorsunuz. Şehrin yaşam tarzı ve akışı bu öğeyi de sizlere sağlamayı başarıyor. İlk kez gidecekler için kesinlikle mimari yapısı ile sizlere bol bol fotoğraf çekme isteği uyandıracak ara sokaklarının içerisine girmenizi ve bol bol dolaşmanızı tavsiye ederiz. Dubrovnik içerisinde, “Rolands Column, Bell Tower, Sponza Palace, Rector’s Palace, Pile Gate, Big Onofrio Çeşmesi, Eski Liman, Lovrijenac Kalesi” gibi mekanlar şehrin başlıca gezilip görülmesi gereken yerleri arasında bulunuyor.
Dubrovnik yada seyahat rotanızda bulunan herhangi bir yere zaman geçmeden ulaşmak için NeredenNereye.com üzerinden en uygun uçak biletlerini satın alabilirsiniz.