Paris tartışmasız dünyanın en çok ziyaretçi çeken şehirlerinden bir tanesi. Bunun birçok nedeni var elbette. Popüler kültür içerisinde şiirler, romanlar, dizler ve filmlerde bolca Paris’in sözünün geçtiğini görüyoruz. Şehir romantizm imgesi ile bir şekilde birleşmiş gibi görünüyor. Ancak bugün Paris’in bu yönünden bahsetmeyeceğiz. Paris aynı zamanda Orta Çağ döneminde bu yana Avrupa’nın sanat hayatının en önemli odak noktalarından bir tanesi. Zamanla sanatın bu renkli yaşamını biriktirmeye ve günümüze taşımaya başlamış bu şehir. Öyle ki; günümüz Paris’inde onlarca farklı sanat müzesi ve sergisi yer alıyor. Seyahat severlerin dünyanın farklı noktalarından Paris’e akın etme nedenlerinden biri de bünyesinde eşsiz kültürel miraslar barındıran bu müzeler. Elbette şehrin tüm müzelerini kısa bir yazı içerisinde ele almak mümkün değil ancak aklında Paris’e seyahat planı bulunanlar için şehrin harika müzelerini kısaca derledik.
İçerikteki Konular
Louvre Müzesi
“Paris” ve “Müze” kelimelerini aynı cümle içerisinde kullandığınızda dahi aklınıza gelen ilk isimi tahmin edebiliyoruz. “Louvre Müzesi” dünyanın en çok ziyaretçi alan müzesi olmak ile kalmıyor aynı zamanda başlı başına bir turizm şehrini bile bu konuda geride bırakıyor. Elbette bunun haklı bir nedeni var; Louvre Müzesi içerisinde her biri ayrı değerli, her biri eşsiz o kadar çok sanat eseri bulunuyor ki; Müze gezinizi bir gün içerisinde tamamlayabilmek bir hayli zor hale geliyor. Şüphesiz sanat tarihinin en önemli eserlerinden biri olan, “Mona Lisa” bu müze içerisinde yer alıyor. Ancak müzede sergilenen eserlerin büyük çoğunluğu imitasyon, orijinalleri ise büyük bir titizlikle korunuyor. Müze içerisinde Antik Mısır’dan başlayarak günümüze kadar uzanan dönemde sanat tarihini şekillendiren yüzlerce eseri görmek mümkün ancak kaybolmamaya dikkat edin.
Orsay Müzesi
1800’lü yılların sonunda bir tren garı olarak inşa edilen Orsay Müzesi ne yazık ki biraz Louvre Müzesi’nin gölgesinde kalıyor diyebiliriz. Aslına bakarsanız, Paris’te yer alan diğer tüm müzelerde bu durumdan biraz mustarip demek yerinde olacaktır. Ancak aklınıza hemen değersiz bir sergiye sahip olduğu gibi yersiz bir fikir gelmesin. Louvre Müzesi öylesine popüler ki; insanlar dikkatlerini diğer değerli müzelere veremiyor demek daha yerinde olacaktır. Eğer özel olarak resim sanatına ilgi duyuyorsanız Louvre Müzesine oldukça yakın mesafede olan bu müzeyi de mutlaka ama mutlaka görmelisiniz. Müzenin dünyadaki pek çok rakibini geride bırakan bir sanat arşivi var ve sanat tarihine ilgisi olanlar için harika bir sergi sunuyor.
Centre Pompidou
Müze denildiği zaman aklınıza ilk olarak birbirinden değerli sanat eserlerini görmek geliyor elbette. Eğer aradığınız modern sanat müzesi ise tam yerine geldiniz diyebiliriz. “Picasso, Kandinsky, Jackson Pollock, Matisse” gibi modern sanatın öncülerinin birbirinden değerli eserleri bu müze içerisinde ziyaretçileri ile buluşuyor. Giriş ücreti 14 Euro olan Centre Pompidou Müzesi, farklı tasarımı ile dikkat çekiyor. Eğer aradığınız ilk olarak bir modern sanat sergisi ise ayaklarınızın sizi kendiliğinden bu müzeye getirecektir.
Palais de Tokyo
İçerisinde 2 adet restoran ve bir adet etkinlik alanı bulunan bu müze dünya genelinden sanat hayranlarının uğrak noktası. Müzede yer alan bazı eserler konusunda sanat olup olmadıkları konusunda bir hayli düşüncelere dalabilirsiniz. Tabi ufak bir hatırlatma da yapmak gerek; Müzenin adına bakıp da aldanmayın zira sergilerinin Uzak Doğu kültürü ile uzaktan yakından alakası bulunmuyor. Gidecek olanlar için son olarak ufacık bir bilgi daha ekleyelim: Palais de Tokyo Müzesi’nin aynı zamanda harika bir Eyfel Kulesi manzarası bulunuyor.
Picasso Müzesi
Picasso, malumunuz modern sanat dediğiniz zaman neredeyse bütün insanların aklına gelebilecek sayılı isimlerden bir tanesi. Kimilerine göre bir deha bazılarına göre ise resimleri hiçbir anlam ifade etmiyor. Elbette bu gene de onun tablolarının milyonlarca dolara satıldığı gerçeğini değiştirmiyor. Picasso ve sanatı ile aranız iyi olsun ya da olmasın en azından kendi hayal dünyanızın derinliklerine dalıp biraz olsun düşünmek için Paris’te yer alan Picasso Müzesi’ni kesinlikle görmelisiniz. Picasso Müzesi, pazartesi günleri kapalı haftanın geri kalan günlerinde ise saat 18:00’a kadar rahatlıkla gezebilirsiniz.
Dünya sanat tarihinin en nitelikli eserlerini yakından görmek için Paris’e seyahat etmemeniz için hiçbir sebep yok… 🙂
